Yaramaz Ayıcık Masalı
Yemyeşil ağaçlarla kaplı bir ormanda yaramaz bir ayıcık ile ailesi yaşarmış. Bu ayıcık yaramazmış ama bir o kadar da tatlıymış. Her merak ettiğin şeyin peşinden koşup hiç korkmadan her yere gidermiş. Ayıcığın annesi minik yaramaz ve sevimli ayıcığın bu hallerine alışmış ama bir yandan da zarar görmesinden korkarmış. Özellikle yaz günü orman hareketli ve neşeli olurmuş. Kuş cıvıltıları ormanın bütün her yerini kaplarmış. Bir gün yine güneşli bir yaz günü ayıcık neşeyle ormanın içinde bir aşağı bir yukarı koştururken gözüne kocaman bir arı kovanı ilişmiş. Ayıcık bal yemeye bayılırmış. Bal gördüğünde dayanamayıp koca bir kase balı tek başına yermiş. Ayıcığın hemen aklına kurnaca bir fikir gelmiş.
Sabahın erken saatlerinde kuşlar, aslanlar, sincaplar uyurken ayıcık uyanıp arı kovanının yolunu tutmuş. Uyandığında o kadar erkenmiş ki annesi ve babası da mışıl mışıl uyuyormuş. Yaramaz ayıcık parmak uçlarına yürürcesine sessiz ve sakin hareket ediyormuş. Arı kovanının yanına gitmiş gitmesine ama arılar da çok erkenden kalkıp bal yapmak için çiçeklere doğru uçuyorlarmış. Meraklı ve yaramaz ayıcık bir ağacın arkasına saklanmış. Arıların hepsinin kovandan çıkmasını beklemiş. Arılar grup halinde kovandan çıkar çıkmaz ayıcık hızlıca kovanı kucaklamış ve koşmaya başlamış. Sessiz ve ıssız bir yer bulduktan sonra elini kovanın içine daldırmış. Tam daldırdığı sırada acıyla bağırmaya başlamış:
- “Ahhhh! Elimm! Anneciğim elim çok acıyor. Elim çok acıyorrr” diye ağlamaya başlamış.
Kovanın içinde aslında 2 tane daha arı varmış. Arılar ayıcığın elini fark edip hemen sokmuşlar. Eli şişip kocaman olmuş. Kovanı oracıkta bırakıp ağlaya ağlaya eve doğru yürümüş. Tam eve dönecekken grup halindeki yüzlerce arı meraklı ayıcığın peşine takılmış. Ayıcık nefes nefese koşmaya başlamış. Hatta korkudan elinin acısını bile unutmuş. Arılar bir türlü peşini bırakmıyormuş. Ne yapıp edip onlardan kurtulmayı başarmış. Eli iyice şişen ayıcık sonunda eve gelebilmiş. Annesi ve babası ayıcığın kaybolduğunu düşünüp merak içinde bekliyormuş. Annesi onu görünce telaşla sormuş:
- “Ayıcık sen neredesin? Seni çok merak ettik. Her yerde seni aradık “ demiş. Sonra elinin şişip kocaman olduğunu fark etmiş. Şaşkınlık ve korkudan ne yapacağını bilemeyen anne sormuş:
- “Eline ne oldu?
Ayıcık ağlayarak cevap vermiş:
- “ Anneciğim ormanda kovan gördüm. İçinden bal alacaktım. Elimi arı soktu. Çok acıyor, çok acıyorr”.
- “Ah yaramaz ayıcık! Gördün mü? Yaramazlıktan başına neler geldi. Bana söz ver. Bir daha böyle yaramazlıklar yapmak yok” demiş.
Ayıcık annesinin boynuna sarılarak söz vermiş. Annesi şişen yere buz koymuş. Çok üzülüp canın yanan ayıcık bir daha da böyle yaramazlıklar yapmamış. Eli iyileşince ormandaki arkadaşları ile neşe içinde oyunlar oynamış.
Diğer masallarımız için masallar kategorimizi ziyaret ediniz…